top of page

#Wincoi Pazar Bülteni 4 : Zaman Makinesinde Para

  • Yazarın fotoğrafı: Wincoi
    Wincoi
  • 26 Tem 2024
  • 4 dakikada okunur

Para, para, para-varlığı bir dert… ya yokluğu? Hayatımızın bir parçası haline gelen bu kavram nasıl oldu da bizim yaşam döngümüzün en önemli bir parçası haline geldi ? Günümüz şartları göz önüne alındığı zaman ve geçmiş zaman ile kıyaslama yapıldığında aklımıza para neden bu kadar önemli sorusu gelmektedir. Yüzyıllardır hayatın bir parçası haline gelen paranın kullanımı, tüm dünyada etkin bir şekilde devam etmektedir. Ve insanların en temel ihtiyaçları arasında yer almayı da başarmıştır.


Paranın önemi, kişiden kişiye değişse de herkes tarafından bilinen bir gerçek vardır. Günümüz şartları dahilinde para olmadan sıradan bir hayat yaşamak bile neredeyse imkansız hale gelmiştir. İnsanlar, temel ihtiyaçlarını para olmadan karşılayamamaktadır ve bu nedenle paraya ihtiyaç duymaktadır.


Paranın varoluş ve gelişim süreci incelendiğinde aslında fiziksel, biyolojik, dini veya kanuni hiçbir yapıya dayanmayan, insanoğlunun zamanı ihtiyaçlarına göre şekillendirdiği bir icat olduğu söylenebilir. Para, mal ve hizmetlerin fiyatlarını belirlemek, ekonomik aktiviteleri kolaylaştırmak, tasarruf etmek ve yatırım yapmak gibi birçok işleve sahip oldu. İşlevselliğin artması, teknolojinin hızla gelişmesi ve dijitalleşme çağına girilmesiyle birlikte evrensel ve daha özgür bir ekonomik sistem yaratma ihtiyacını doğurmuştur. Bunun sonucunda merkezi olmayan bir yapıya sahip olan kripto para gibi dijital para birimleri ortaya çıkmıştır. Geleneksel para birimlerinin aksine sanal ortamda yönetilen ve adına kripto paralar denilen bu para birimleri özellikle son dönemlerde yatırımcıların uğrak noktası olmuş ve işlem hacimleri her geçen gün artan bir sürece girmiştir.

Ekonomist Milton Friedman tarafından 1991’de kaleme alınan ünlü ‘The Island of Stone Money — Taş Paralar Adası’ isimli bir makalede para kavramı yalın bir örnekle açıklanmıştır.

Yap, Güney Pasifik okyanusunda yer alan dört adadan oluşan bir ulustur. Adalarda bizim alışkın olduğumuz paranın yerini alabilecek altın, gümüş veya diğer farklı bir maden bulunmaz. Bu sebeple bizlerin bir değer değişim aracı olarak gördüğümüz değerli metallerin yerine Yap sakinleri taşları kullanır. Yap sakinleri, birkaç yüzyıl öncesinde kendilerinden yaklaşık 400 kilometre uzaklıktaki başka bir ada grubunda özel bir kireçtaşı keşfederler. Bu kireçtaşı Yap adalarında bulunmadığı için kaynak oldukça kısıtlıdır. Zaman içinde ada şefleri, bu uzak adalara seferler düzenleyerek madenlerden kireç taşı çıkartırlar ve yanlarında diskler şeklinde yeni taşlar getirirler. Bazıları 5–10 santim bazıları ise 3,5 metreye varan genişlikteki bu diskler, farklı büyüklüklerde ve ağırlıklardadır. Başarılı bir sefer sonunda şef, büyük taşlara ve küçük taşların yüzde 40’ına kendisi el koyar. Geri kalanlar ise sefere katılanlar arasında paylaştırılır. Böylece, uzun süre yaşayan bir şefin evinin dışında pek çok büyük taş birikir.


ree

Adada bir şef, alışveriş yapmak veya bir komşusuna hediye vermek istediğinde bu taşların taşınamayacak kadar büyük olduğunu fark eder ama kimse bunu sorun haline getirmez. Şef, taşın yeni sahibini ilan eder ve artık herkes taşın yeni sahibinin kim olduğunu bilir. Bu tüm ticari işlemler sürecinde bu şekilde

işler ve şefler arasında taşların yeri değişmeden sürekli olarak kime ait olduğunun bilgisi dolaşır durur. Herkes mutludur. Yap adalarında para taşlar ile ifade edilen ama günün sonunda insanların hafızalarında saklanan bir değer olmuştur. Ada sakinleri taşların kime ait olduğunu unutmadığı sürece sistem mükemmel şekilde işler.

Sistem o kadar iyi çalışmaktadır ki taşların nerede olduğunu kimse bilmese bile (taşlar kaybolsa bile) işlemeye devam eder. Hatta, zaman zaman taşlar madenlerden çıkartıldıktan sonra adaya geri dönüş yolunda gemiler bir fırtınaya yakalanır ve batar, doğal olarak taşlar da denizin dibini boylar. Ancak adaya geri döndüklerinde şef taşın yerini herkese söyler. Taş kıyıdan 5–10 kilometre ötede denizin dibinde durmaktadır. Herkes şefe güvendiği için bu kabul görür ve şef bu taşı bir alışverişte kullandığında kabile bu durumu kabul ettiği için sorun oluşmaz. Denizin dibindeki taşın artık yeni bir sahibi olur. Taşlar hiçbir yere gitmediği için ortada hiçbir sorun yoktur. Herkes ortak bir değer üstünde fikir birliğine varmıştır.

Friedman’ın hikayesinde vurguladığı nokta şudur: Gerçekten bir taşın söylenen yerde olup olmaması önemli değildir.

Eğer herkes ortak bir değer yargısında fikir birliği yapıyorsa, bu değer yargısına para denir. Paranın ortak bir değeri yargısı için mutabakat aracı olması tanımı en yalın tanımdır ve bundan sonra neye benzeyeceği bir detaydan ibarettir.

Bunlar Yap adasında kullanıldığı gibi taş parçaları, masa üstü oyunu Monopoly paraları,kağıda basılmış kopyalanması güç banknotlar, silikon bir işlemci içeren kredi kartı veya Bitcoin Blockchain ağı üzerindeki eşsiz veri kayıtları olabilir.


Peki Blockchain teknolojisi nedir ?

Blockchain, dijital bir defterdir. Bu defterde yapılan tüm işlemler blok adı verilen birimlere kaydedilir ve bu bloklar birbirleriyle zincirleme şekilde bağlanır. Bu sayede, işlemler geriye dönük olarak değiştirilemez ve silinemez hale gelir. Blockchain teknolojisi, verilerin dağıtılmış bir ağda saklanması ve yönetilmesi üzerine kuruludur. Bu nedenle, veriler tek bir merkezi otorite tarafından yönetilmez. Bunun yerine, veriler birçok düğümün oluşturduğu bir ağda dağıtılır. Bu düğümler arasındaki işlemler, matematiksel algoritmalar kullanılarak doğrulanır. Bu doğrulama süreci, verilerin güvenli ve şeffaf bir şekilde saklanmasını sağlar.


ree

Blockhain teknolojisinin farklı görünümlerine rastlamak mümkündür. En önemli iki ayrım şartsız, katılımın serbest olması, kamuya açık olması ve katılımın belirli şartlara bağlanması, kamuya kapalı olması konularında yapılmaktadır. Katılımın serbest olduğu, kamuya açık olan haline örnek olarak kripto para teknolojisini verebiliriz.


Kripto, cyripto ve currency kelimelerinin birleşmesinden oluşan, Türkçe anlamı şifreli para olan kelimedir. Şifre anlamında kullanılmasının nedeni, sanal cüzdanlardan şifre ile alınıp şifre ile çıkarılmasıdır. Sadece sanal anlamda piyasada bulunması şimdiki paralardan ayırt edici bir özelliğidir. İnternet günümüzde ticari faaliyetlerde sınırlılığın ortadan kalkmasına neden olan bir olgudur. Kripto paralar ise bu sınırlılığın ortadan kalkmasına örnek olarak gösterilebilecek en etkili teknolojik gelişmedir. Bu teknolojik gelişmeler, kripto paralar ile finansal sistem üzerinde değişiklikler meydana getirmektedir. Sonuç olarak, kripto para birimleri, geleneksel para birimleri ile karşılaştırıldığında farklı özelliklere sahip olan dijital para birimleridir. Popülerliklerinin artmasıyla birlikte, birçok kişi ve kuruluş dijital para birimlerine geçiş yapma yönünde adımlar atmaktadır.


Merkezi otoritede yaşanan herhangi bir sıkıntının tüm sistemi etkilemesini önlemek, aracıları ortadan kaldırarak yüksek komisyonu minimize etmek, geriye yönelik olarak doğru, tutarlı, değiştirilemez kayıt bilgisi oluşturmak Blockchain teknolojisinin bize sunduğu faydaların bir kısmıdır.


Blockchain yeni bir teknoloji olmasına rağmen Bitcoin ve kripto paralardan gördüğümüz üzere potansiyeli yüksek ve kullanıldığı her alanda bizi heyecanlandıran bir teknoloji.Bu teknolojiyi hayatımıza almak için neyi bekliyoruz ?

Yorumlar


bottom of page